Keşfedilen örümcekler, Dasumia antalyaensis, Dasumia capacii, Dasumia yagmuri, Harpactea bilecenoglui, Harpactea elverici, Harpactea bilgenur, Harpactea kankilicorum ve Harpactea yanardagi isimlerini aldı. Bu örümceklerin tamamı Antalya’ya özgü ve dağılımları oldukça sınırlı. Örneğin Harpactea bilecenoglui sadece Alanya Kalesi ve civarında yaşıyor.
Keşfedilen örümceklerin tamamı zehirli olsa da, zehirlerini insanlara zerk edebilecek yeterli donanıma sahip değiller. Ayrıca, zerk edebilseler dahi zehir miktarı çok küçük olacağından insan için tıbbi sorun yaratmayacak.
Kadir Boğaç Kunt, Antalya’nın eşsiz bir doğaya sahip olmasının keşiflerde önemli bir etken olduğunu söyledi. Ayrıca, Antalya’da önemli ölçüde habitat kayıpları yaşansa da, jeomorfolojisinin müthiş olduğunu belirtti.
Keşfedilen örümcek türlerinin, ekosistem için önemli bir rol oynadığına dikkat çeken Kunt, şunları söyledi:
“Eklembacaklılar içerisinde böcekler karasal, kabuklular ise deniz ve tatlı su habitatlarının tür çeşitliliği bakımından baskın hayvanlardır. Karasal habitatlarda böceklerden sonra hakimiyet örümceğimsiler sınıfındadır. Örümceğimsiler hem tür çeşitliliği bakımından zengindir hem de böcekler üzerinde avcı baskısı görevini yerine getirdikleri için ekosistemin işleyişi bakımından kilit bir rol üstlenirler.
Örneğin örümceğimsilerin en popüler takımlarından bir tanesi olan örümceklerin küresel ölçekte her yıl 400-800 milyon ton böceği avladıkları bilinen bir gerçektir. Yeni keşfedilen Harpactea örümcekler genel olarak toprak faunasının birer elemanı olduklarından ve toprak oluşumuna yardımcı küçük eklem bacaklı canlılarla beslendiklerinden karasal ekosistemlerde toprak oluşumunu düzenlemektedirler.”