Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam

Adenya Otel - Sit Alanını işgale Suç Duyurusu

(İHA) - İhlas Haber Ajansı | 09.07.2015 - 21:00, Güncelleme: 11.12.2024 - 05:12
 

Adenya Otel - Sit Alanını işgale Suç Duyurusu

- Alanya'da Adenya adlı otelin, 1. ve 3. derece sit alanlarındaki kısmi işgallerinin durdurulması için suç duyurusunda bulundu - M.Ö. 300'lü yıllara ait tarihi bölgede yapılan inşaat çalışmaları 3 kez mühürlenmesine rağmen devam ediyor - ALÇED Başkanı Kayhan: "1. ve 3. derece sit alanlarında kısmi işgali söz konusu. Bunun yanı sıra dolguyla kendi barınağını oluşturarak alanın şeklini değiştiriyor. Hele hele birinci derece sit alanına bir şey yapılası mümkün değil" - Kaymakam Tanrıseven: "Onlarla ilgili belediye yazı yazdık. Mühürlenmesi için..." - Belediye Başkanı Yücel: "Savcılığa mühür fekki (mühür bozmak) ve imar kirliliği konusunda suç duyurusunda bulunularak yasal işlemler yapıldı"   Alanya'da bir otelin, 1. ve 3. derece sit alanlarındaki kısmi işgallerinin durdurulması için suç duyurusunda bulundu. Alanya Müze Müdürlüğü Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununa aykırı çalışma yaptıkları tespit edilen beş yıldızlı Adenya adlı otel hakkında Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu ile Cumhuriyet Başsavcılığına suç durusunda bulundu. Belediye tarafından 3 kez ceza yazılarak çalışma alanı mühürlenen otelin, inşaat yasağına rağmen 1. ve 3. derece sit alanlarındaki kısmi işgaller yapmaya ve antik liman bölgesinin yapısını değiştirebilecek dolgu çalışmasına devam ettiği öğrenildi. Alanya Çevre Eğitim ve Mavi Bayrak Derneği (ALÇED) Başkanı Şerefnur Kayhan, gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkler Mahallesi'ndeki, Fığla mevkinde I. ve III.Derece Arkeolojik Sit alanında yer yer işgallerin olduğu bilgisine ulaştıklarını söyledi.  M.Ö. 300'lü yıllara ait tarihi bölgenin yok olma tehdidiyle karşı karşıya olduğunu savunan Kayhan, yaşanan tahribatın bölge alanına büyük zarar verdiğini kaydetti. Otelin 1. ve 3. derece sit alanlarında kısmi işgali söz konusu olduğunu hatırlayan Kayhan, "Bunun yanı sıra dolguyla kendi barınağını oluşturarak alanın şeklini değiştiriyor. Hele hele birinci derece sit alanına bir şey yapılası mümkün değil. 3 derecede betonlaşma olmadan günübirlik tesis yapabilirsiniz, yani taşınabilir olması gerekir. Kıyıda zaten ilk 50 metreye hiçbir şey yapamıyorsunuz, ondan sonraki 50 metreye günübirlik tesisler yapabiliyorsunuz,  taşınabilir olması gerekiyor. Gördüğünüz gibi hiçbir şey taşınır değil. Tarihi bir mekanı tahrip etmek hangi zeka işi. Kimler izin verdi ki, izin verildiğini sanmıyorum, çünkü cezalar da yazılmış ve yıkılacakmış duyduğum kadarıyla. Ama aklı selim insanların bu tür şeyler yapacağını benim aklım almıyor. Bu konuda söylenecek hiçbir şey bulamıyorum. Çok yanlış" dedi. Birinci ve üçüncü derece sit alanı olan bir bölgede gerçekleştirilen işlemin bölgenin yapısına zarar verdiğini kaydeden Kayhan, "Benim gittiğim zamanlar oralar daha salaş ve yeşillikti. Tahta sandalyelerin olduğu, oturup denize girdiğimiz, çay içtiğimiz yerlerdi ama şimdi adım atacak yer kalmadı. O kadar ilginçki o yeşillik yok artık. Elbette yapılaşma, şehirleşme olacak ama fizibilite yapılırken 10 yıl değil 50, 100 yılı düşünülmeli. İnsanlar ve doğa zarar görmemelidir" diye konuştu. Zamanında bu tür yerlerle ilgili çok müracaatlarının olduğunu ifade eden Kayhan, birebir gidip konuştuklarının olduğunu bazılarını engellerken bazılarının da yapılmaya devam edildiğini kaydetti. İnsanlar önce kendisine verilen zararı düşünmesi gerektiğini dile getiren Kayhan şunları söyledi: "Şuanda oralara yapılanlar gelecekleri açısından çok iyi olmayacaktır. Şimdi kazanacaklardır ama zamanla doğa tahribattan dolayı intikamını alacaktır ve artık kazançlar bitecektir. Ama bu düzensizlik bu doğa tahribatın bizlere de zarar vereceğini düşünüyorum. Bu anlamda yetkililerin bu tür şeylere izin vermemesi ya da takibinin iyi yapması ki her ne kadar  bunların takibi yapılsa da ceza yazılsa da öncelikle insanların kendi düşüncelerine kendi beyinlerine bakması gerekiyor yani kendilerine yapılmasını istemediği bir şeyi başkalarına yapmaması gerekiyor." Konuyla ilgili Alanya Kaymakamı Hasan Tanrıseven, Kaymakamlık bünyesinde kurulan Kıyı Denetim Komisyonu ile sit alanlarında yasal olmayan yollardan çalışma yapanların belirlendiğini ve gerekli yasal çalışmaların yapıldığını bildirdi. Kıyı ve deniz içerisinde yapılan yapılar ile ilgili denetimleri devam ettirdiklerini vurgulayan Tanrıseven, şöyle konuştu: "Denetimlerde bu güne kadar ilgili kurumlar tarafından 89 otel, 9 site ve 14 işletme olmak üzere toplam 112 işletme hakkında yasal işlem yapıldı. Denetimlerde 96 otele 470 bin lira idari para cezası uygulanmıştır."  Suç unsuru olan işletmelerle ilgili savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını ve kimilerinin de yıkımı için belediye yazılar yazdıklarını kaydeden Tanrıseven, "Aynı zamanda sit alanında yapılan çalışmaları komisyonumuz tespit etti ve 7 yer ile ilgili Antalya'daki koruma kuruluna ve savcılığa suç duyurusunda bulunduk ve takibini yapıyoruz. Amacımız sahillerimiz korumak ve kaçak yapıların önüne geçmek. Ancak yapımı devam eden bir kaç yapı var. Onlarla ilgili belediye yazı yazdık. Mühürlenmesi için... Ayrıca inşaat yasağına uymayan yerlerle ilgili jandarmamız ve denizde denetimlerini liman başkanlığı çalışmalar yapıyor. Belediyeye de bu konudaki çalışmaların durdurulması için yazılar yazdık. Onların da işlem yapmasını bekliyoruz" diye konuştu. Belediye Başkanı Adem Murat Yücel ise 3194 Sayılı İmar Kanunun 32. ve 42. Maddeleri ile 3621 Sayılı Kıyı Kanunu ile ilgili mevzuatlar çerçevesinde Adenya Otel ile ilgili idari para cezası ve yıkım kararları alındığını söyledi. Bu kapsamda 3 kez yapı durdurma tutanağı düzenlenip mühürlendiğini dile getiren Yücel, "TCK’nın 5237 Sayılı Kanunu esas alınarak savcılığa mühür fekki ve imar kirliliği konusunda suç duyurusunda bulunularak yasal işlemler yapıldı. 6360 Sayılı Büyükşehir Yasası ile mahalleye dönüşen beldelerden gelen yıkım kararlarının bütüncül olarak uygulanması için ihale kapsamına alınarak yıkılması için çalışmalarımız devam ediyor. Turizm sezonunun tamamlanmasından sonra gerekli işlemler ivedilikle uygulanacaktır" ifadelerinde bulundu.   Bu arada Adenya Oteli'nin inşaat yasağına rağmen gece saatlerinde çalışmalar yaptığı bölgede yaşayan bazı vatandaşların cep telefonu kamerasına yansıdığı görüldü. Konuyla ilgili görüşü sorulan otelin yöneticilerinden Zafer Tataroğlu, "Gidin işinize" diyerek açıklama yapmadı.
- Alanya'da Adenya adlı otelin, 1. ve 3. derece sit alanlarındaki kısmi işgallerinin durdurulması için suç duyurusunda bulundu - M.Ö. 300'lü yıllara ait tarihi bölgede yapılan inşaat çalışmaları 3 kez mühürlenmesine rağmen devam ediyor - ALÇED Başkanı Kayhan: "1. ve 3. derece sit alanlarında kısmi işgali söz konusu. Bunun yanı sıra dolguyla kendi barınağını oluşturarak alanın şeklini değiştiriyor. Hele hele birinci derece sit alanına bir şey yapılası mümkün değil" - Kaymakam Tanrıseven: "Onlarla ilgili belediye yazı yazdık. Mühürlenmesi için..." - Belediye Başkanı Yücel: "Savcılığa mühür fekki (mühür bozmak) ve imar kirliliği konusunda suç duyurusunda bulunularak yasal işlemler yapıldı"   Alanya'da bir otelin, 1. ve 3. derece sit alanlarındaki kısmi işgallerinin durdurulması için suç duyurusunda bulundu. Alanya Müze Müdürlüğü Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununa aykırı çalışma yaptıkları tespit edilen beş yıldızlı Adenya adlı otel hakkında Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu ile Cumhuriyet Başsavcılığına suç durusunda bulundu. Belediye tarafından 3 kez ceza yazılarak çalışma alanı mühürlenen otelin, inşaat yasağına rağmen 1. ve 3. derece sit alanlarındaki kısmi işgaller yapmaya ve antik liman bölgesinin yapısını değiştirebilecek dolgu çalışmasına devam ettiği öğrenildi. Alanya Çevre Eğitim ve Mavi Bayrak Derneği (ALÇED) Başkanı Şerefnur Kayhan, gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkler Mahallesi'ndeki, Fığla mevkinde I. ve III.Derece Arkeolojik Sit alanında yer yer işgallerin olduğu bilgisine ulaştıklarını söyledi.  M.Ö. 300'lü yıllara ait tarihi bölgenin yok olma tehdidiyle karşı karşıya olduğunu savunan Kayhan, yaşanan tahribatın bölge alanına büyük zarar verdiğini kaydetti. Otelin 1. ve 3. derece sit alanlarında kısmi işgali söz konusu olduğunu hatırlayan Kayhan, "Bunun yanı sıra dolguyla kendi barınağını oluşturarak alanın şeklini değiştiriyor. Hele hele birinci derece sit alanına bir şey yapılası mümkün değil. 3 derecede betonlaşma olmadan günübirlik tesis yapabilirsiniz, yani taşınabilir olması gerekir. Kıyıda zaten ilk 50 metreye hiçbir şey yapamıyorsunuz, ondan sonraki 50 metreye günübirlik tesisler yapabiliyorsunuz,  taşınabilir olması gerekiyor. Gördüğünüz gibi hiçbir şey taşınır değil. Tarihi bir mekanı tahrip etmek hangi zeka işi. Kimler izin verdi ki, izin verildiğini sanmıyorum, çünkü cezalar da yazılmış ve yıkılacakmış duyduğum kadarıyla. Ama aklı selim insanların bu tür şeyler yapacağını benim aklım almıyor. Bu konuda söylenecek hiçbir şey bulamıyorum. Çok yanlış" dedi. Birinci ve üçüncü derece sit alanı olan bir bölgede gerçekleştirilen işlemin bölgenin yapısına zarar verdiğini kaydeden Kayhan, "Benim gittiğim zamanlar oralar daha salaş ve yeşillikti. Tahta sandalyelerin olduğu, oturup denize girdiğimiz, çay içtiğimiz yerlerdi ama şimdi adım atacak yer kalmadı. O kadar ilginçki o yeşillik yok artık. Elbette yapılaşma, şehirleşme olacak ama fizibilite yapılırken 10 yıl değil 50, 100 yılı düşünülmeli. İnsanlar ve doğa zarar görmemelidir" diye konuştu. Zamanında bu tür yerlerle ilgili çok müracaatlarının olduğunu ifade eden Kayhan, birebir gidip konuştuklarının olduğunu bazılarını engellerken bazılarının da yapılmaya devam edildiğini kaydetti. İnsanlar önce kendisine verilen zararı düşünmesi gerektiğini dile getiren Kayhan şunları söyledi: "Şuanda oralara yapılanlar gelecekleri açısından çok iyi olmayacaktır. Şimdi kazanacaklardır ama zamanla doğa tahribattan dolayı intikamını alacaktır ve artık kazançlar bitecektir. Ama bu düzensizlik bu doğa tahribatın bizlere de zarar vereceğini düşünüyorum. Bu anlamda yetkililerin bu tür şeylere izin vermemesi ya da takibinin iyi yapması ki her ne kadar  bunların takibi yapılsa da ceza yazılsa da öncelikle insanların kendi düşüncelerine kendi beyinlerine bakması gerekiyor yani kendilerine yapılmasını istemediği bir şeyi başkalarına yapmaması gerekiyor." Konuyla ilgili Alanya Kaymakamı Hasan Tanrıseven, Kaymakamlık bünyesinde kurulan Kıyı Denetim Komisyonu ile sit alanlarında yasal olmayan yollardan çalışma yapanların belirlendiğini ve gerekli yasal çalışmaların yapıldığını bildirdi. Kıyı ve deniz içerisinde yapılan yapılar ile ilgili denetimleri devam ettirdiklerini vurgulayan Tanrıseven, şöyle konuştu: "Denetimlerde bu güne kadar ilgili kurumlar tarafından 89 otel, 9 site ve 14 işletme olmak üzere toplam 112 işletme hakkında yasal işlem yapıldı. Denetimlerde 96 otele 470 bin lira idari para cezası uygulanmıştır."  Suç unsuru olan işletmelerle ilgili savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını ve kimilerinin de yıkımı için belediye yazılar yazdıklarını kaydeden Tanrıseven, "Aynı zamanda sit alanında yapılan çalışmaları komisyonumuz tespit etti ve 7 yer ile ilgili Antalya'daki koruma kuruluna ve savcılığa suç duyurusunda bulunduk ve takibini yapıyoruz. Amacımız sahillerimiz korumak ve kaçak yapıların önüne geçmek. Ancak yapımı devam eden bir kaç yapı var. Onlarla ilgili belediye yazı yazdık. Mühürlenmesi için... Ayrıca inşaat yasağına uymayan yerlerle ilgili jandarmamız ve denizde denetimlerini liman başkanlığı çalışmalar yapıyor. Belediyeye de bu konudaki çalışmaların durdurulması için yazılar yazdık. Onların da işlem yapmasını bekliyoruz" diye konuştu. Belediye Başkanı Adem Murat Yücel ise 3194 Sayılı İmar Kanunun 32. ve 42. Maddeleri ile 3621 Sayılı Kıyı Kanunu ile ilgili mevzuatlar çerçevesinde Adenya Otel ile ilgili idari para cezası ve yıkım kararları alındığını söyledi. Bu kapsamda 3 kez yapı durdurma tutanağı düzenlenip mühürlendiğini dile getiren Yücel, "TCK’nın 5237 Sayılı Kanunu esas alınarak savcılığa mühür fekki ve imar kirliliği konusunda suç duyurusunda bulunularak yasal işlemler yapıldı. 6360 Sayılı Büyükşehir Yasası ile mahalleye dönüşen beldelerden gelen yıkım kararlarının bütüncül olarak uygulanması için ihale kapsamına alınarak yıkılması için çalışmalarımız devam ediyor. Turizm sezonunun tamamlanmasından sonra gerekli işlemler ivedilikle uygulanacaktır" ifadelerinde bulundu.   Bu arada Adenya Oteli'nin inşaat yasağına rağmen gece saatlerinde çalışmalar yaptığı bölgede yaşayan bazı vatandaşların cep telefonu kamerasına yansıdığı görüldü. Konuyla ilgili görüşü sorulan otelin yöneticilerinden Zafer Tataroğlu, "Gidin işinize" diyerek açıklama yapmadı.
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve sonalanya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.